Yine hareketli bir haftasonu bitti. Teknokent ve kendi
şirketimin açılış haftasında damgamı vurmuş
bulunmaktayım.
En üzüldüğüm şey yalakalık için orada bulunan bir çok
yaşını başını almış ahalinin, şakşakcı ve boş bakışları
altında Teknoloji sohbetleri yapılacak olduğu idi.
Oda başkanları, belediye başkanları, genel müdürler,
mahalle makamları, yetkililer, profesorler kısaca protokol...
Bakana birde gerçekte olmayan Dr. ünvanı verilmiş
olunması, yalakalık ve ileri göz boyama ürünü.. Bu
merkezde yapılabilecek en ileri yalakalık teknolojisi oldu.
Onca boş bakış hayranlık sadece mevkiye aitti ve cesaretleri
sadece alkışlamaya yeten bir grup insan arasından
cesaretle girişip, genç bir iş adamıyım diyerek çıkış yapmış
olmaktan gurur duyuyorum. Mevki makam ve işgüzar
çevrenin bir anda kim olduğumu merak etmeleri, cesaretsiz
insan grubu tarafından hayran olunmak içime sinmese de
genç ve hür bir insan olarak kendimle gurur duydum yine...
Cesaretime tanık olmuş yaver, dost, kardeşim yanımda
bana güvenle bakışları ardında, gözlerindeki bağlılık ateşi,
boyun eğmemek konusunda karakterimin beni bir kez daha
doğru yönlendirdiğini görmüş oldum...
Nitekim oradan galip ayrılan korkaklar ve yalakalar kümesi
insanlar değillerdi.
Meyvesini makamların üzerime hayran bakışları, isteklerim
karşılığı randevu verilmesi şeklinde almıştım.
Toplum olmak birey olmaktan geçer. Gerçek hür, özgür bir
birey olmak, sevgi ve muhabbet, Gerçek toplumları
oluşturur. Yoksa sadece bir şakşakcı güdümlü bir toplum
olmakdan çıkamayız...
Harun Babadağ
12 ocak pazartesi
02:29
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder